Sağlık Bakanlığı'nın Karadeniz Bölgesi'nde iki yıldır yürüttüğü "Kanser ve Kanser Risk Faktörleri Araştırması" tamamlandı


Saglik Bakanligi'nin Karadeniz Bölgesi'nde iki yildir yürüttügü "Kanser ve Kanser Risk Faktörleri Arastirmasi" tamamlandi. Arastirmanin sonucunda bölgedeki kanser vakalariyla Çernobil nükleer faciasinin dogrudan baglantisi olmadigi ortaya çikti. Çernobil Nükleer Santrali kazasindan etkilendigi düsünülen bölgelerin kanser hastaligi yönünden son durumunu ortaya koymak amaciyla yürütülen "Karadeniz Bölgesi Kanser ve Kanser Risk Faktörleri Arastirmasi" sonuçlandi. Sonuçlari, Saglik Bakani Recep Akdag'in da katildigi bir toplantiyla duyurulan arastirma, 4 asamali olarak gerçeklestirildi.

Ulusal Kanser Danisma Kurulu ve çesitli üniversitelerin katkilariyla yürütülen ve 2 yil süren arastirmanin sonuçlarina göre kanser, Karadeniz ve Edirne'de diger bölgelerden farkli bir artis göstermedi.

Arastirmada, 1986 yilinda kazanin ardindan Trakya ve Dogu Karadeniz bölgelerinde yasayanlarin aldigi radyasyon dozunun 59 milirem, diger yörelerde yasayanlarda ölçülen radyasyon dozunun ise 50 milirem olarak hesaplandigi, bu dozun bir akciger grafisinde alinan doza esdeger oldugu kaydedildi.

Trabzon ilinde görülen kanser vakalarinin yerlesim yerlerine göre dagilimi dikkate alindiginda kadinlarda yüzde 18 ile meme kanseri, erkeklerde ise yüzde 27.4 ile akciger-brons kanseri ilk sirada yer aldi. Edirne'de ise erkeklerde yüzde 37.4 ile akciger, kadinlarda ise yüzde 22.9 oraniyla meme kanseri vakalarina rastlandi.

HANE HALKI ÇALISMASI
Arastirmanin önemli asamalarindan birini ise hane halki kanser yükü ve farkindaligi arastirmasi olusturdu. Bu kapsamda uzmanlar, 20 bin hanede yaklasik 70 bin kisiye ulasti. Risk altindaki Edirne ve Rize illerinden toplanan veriler Isparta ilinden elde edilenlerle karsilastirildi. Arastirma sonuçlari, Edirne ve Rize illerindeki kanser sikliginda Isparta iline oranla fazlalik olmadigini ortaya koydu. Ayrica Edirne ve Rize'de yasayan vatandaslarin kansere iliskin bilgilerinin, Isparta ilindeki vatandaslara oranla daha fazla oldugu da belirlendi.

1986-1995 yillari arasinda Edirne ve Rize'de 93, Isparta'da 33, 1996-2005 yillari arasinda ise Edirne ve Rize'de 425, Isparta'da 252 kanserli hasta belirlendiginin kaydedildigi arastirmada, hastalarin büyük bölümünün sigara kullanan kisiler oldugu kaydedildi. Ayrica vatandaslarin büyük bölümünün kanserle ilgili bilgiyi televizyonlardanedindigi de elde edilen sonuçlar arasinda yer aldi.

MOLEKÜLER GENETIK ARASTIRMASI
Moleküler genetik arastirmasi kapsaminda ise radyasyona maruz kalan Karadeniz bölgesinde ortaya çikan tiroid kanser örnekleri ile radyasyondan etkilenmedigi varsayilan bölgelerde ortaya çikan tiroid kanser örneklerinde DNA mutasyonlari karsilastirildi. Asiri radyasyona maruz kalanlarda tiroid kanseri riskinin arttiginin hatirlatildigi arastirmada, "Elde edilen sonuçlara göre, radyasyona maruz kalan bölgelerdeki tiroid kanserlerinde, radyasyon etiyolojisini isaret eden DNA mutasyon bulgularina rastlanmamistir" denildi.

Arastirma kapsaminda kanser tanisi konulan hastalardan alinan kan örnekleri de incelendi. Karadeniz bölgesinden 58 kisinin kaninda kromozom analizi yapildi. Elde edilen veriler dogrultusunda son 2-3 yil içinde tibbi amaçli olanlar disinda, kromozom hasarlarinda radyasyona maruz kalinma etkisine rastlanmadi.

ÇERNOBIL ETKISIYLE KANSER ARASINDAKI ILISKI
Elde edilen verilerin, Karadeniz bölgesinde, Çernobil kazasinin etkisiyle kanser arasinda bir iliski olmadiginin bilimsel olarak ortaya koydugunun vurgulandigi arastirmada, kanserle mücadele yöntemleri hakkinda da bilgi verildi.

Akdag, "asil Çernobil vatandasin cebinde. Sigara, alkol tüketimi ve yüksek kalorili yiyecekler kanserin asil nedenleri" dedi. Toplumun bilinçlenmesinin ön kosul oldugunun kaydedildigi arastirmada, kanserin önlenmesi için sigara ve alkol kullanilmamasi, diyet ve katki maddelerine dikkat edilmesi, gerekli olmadikça ilaç kullanimi ve radyolojik tetkiklerden kaçinilmasi, kimyasal maddeler veradyasyondan korunulmasi önerildi.

Arastirma sigarayla ilgili kanserlerde ciddi artis yasandigini da ortaya koydu. Dünya eriskin nüfusunun 3'de 1'inin sigara içtigine, her10 ölümden birinin sigaradan olduguna isaret edilen arastirmada, Türkiye'de ise erkeklerin yüzde 60'inin kadinlarin ise yüzde 5-10'unun sigara içtigine dikkat çekildi. Ayrica, akciger kanserli olgularin yüzde 90'inin ise sigara içen kisiler oldugu vurgulandi.